- Ebû İshâk’ın işittiğine göre, Ebû Abdullah el-Cedelî şunları anlatmıştır:
“Hz. Âişe’ye, Resûlullah’ın (s.a.v.) ahlâkını sordum. Şöyle dedi: ‘O, haddi aşan, sözlerinde ve fiillerinde taşkınlık yapan bir kimse değildi. Çarşıda çığırtkanlık yapmaz, kötülüğe kötülükle karşılık vermezdi. Aksine, affeder ve hoşgörülü davranırdı.’” (Tirmizî, Birr, 69)
- Ukbe b. Âmir’in işittiğine göre, Resûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
“Müslüman, Müslüman’ın kardeşidir. Kusurunu açıkça söylemeden, bir Müslüman’ın diğerine herhangi bir ayıplı malı satması helâl değildir.” (İbn Mâce, Ticâret, 45)
“Resûlullah (s.a.v.) (Medine pazarında dolaşırken) bir buğday yığınının yanına geldi. Elini o yığının içine daldırınca parmakları ıslandı. Satıcıya, ‘Bu (ıslaklık) da nedir buğday sahibi?’ diye sordu. O da, ‘Üzerine yağmur yağmıştı ey Allah’ın Resûlü!’ dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber şöyle buyurdu: ‘Öyleyse insanların görmeleri için ıslak olan kısmı üste koyman gerekmez miydi? Aldatan benden değildir!’” (Müslim, Îmân, 164)
- Kays b. Ebû Garaze anlatıyor: “Hz. Peygamber (s.a.v.) biz çarşıda iken yanımıza geldi ve şöyle buyurdu:
‘Bu çarşı işlerine boş söz ve yalan karışabilir. Öyleyse alışverişinizi sadaka ile temizleyin.’” (Nesâî, Eymân, 23; İbn Hanbel, IV, 7)
Ebû Hüreyre'den (ra) nakledildiğine göre, Hz. Peygamber (sas) şöyle buyurmuştur: “Şehir dışından mal getirenleri (pazara gelmeden) yolda karşılamayın. Kim bu şekilde yolda karşılayarak (ucuza) bir şey satın alırsa, mal sahibi pazara gelince (piyasayı öğrenince alışverişi bozma veya kabul etme konusunda) serbesttir.”
Ebû Hüreyre'den (ra) nakledildiğine göre, Resûlullah (sas) şöyle buyurmuştur:
“...Birbirinizin satışı üzerine satış yapmayın ve müşteri kızıştırmayın!..”
(M3815 Müslim, Büyû', 11)